Reklam
Necmettin ÇUHADAROĞLU

Necmettin ÇUHADAROĞLU

OLMADI, OLAMAZDA…

30 Mayıs 2022 - 11:49 - Güncelleme: 30 Mayıs 2022 - 11:56

İhanetin bedelini ihanet edenler ödemeli
Hakkı tutanların batılla savaşı devam ederken aslında biz kainat kitabında yüce yaradanın emirlerine uymadığımızdan başımıza gelenlerin bir muhasebesini de yapamaz olduk.
Her emri sanki yerine getiriyormuş gibi sufi göründüğümüze de bakmayın.
Kuran Kerim de rabbim Kuran okunurken ağlayın demiyor. Ama biz Nisa suretindeki ayetleri dinleme yerine manasını bilmediğimiz için okuyanın tilaveti sebebi ile ağlıyoruz.
Ne kadar acı değil mi?
Nisa suresinde Rabbim, kadın ve erkeğin aile hayatından tutunda miras hukukuna göre tasnifini anlatıyor.
Oku, diyor rabbim ağla demiyor.
Ne geldi ise başımıza okumamaktan ve Kuranın dışına çıkmaktan geldiğini unutuyoruz.
Bir örnek daha; Yusuf Suresi.
Bizlere hayat dersi niteliğinde.
Aslında Kuran’ın her yeri bir ders ama anlayana.
Bize en yakınlarımızın ihanet edebileceğini, kırık kalplerinde sevgiyle iyileşeceğini bildiriyor.
Efendim, ben Arapça bilmiyorum diyor bu sözlerin ardından.
Arapça bilmeyebilirsiniz.
Gayret ettiniz mi?
Yok.
Olsun sizde Kuranı Kerimi Türkçe okuyun.
Yine Yusuf suresinde yüce yaratıcı (c.c) her zorluğun ardından mutlaka bir kolaylığın geleceğini bizlere müjdeliyor. Sabırlı insanların da sonlarının güzel olduğunu açıklıyor.
İşte daha o kadar çok ki ayetlerin açıklamaları, her ayette aslında bir ders var, alabilirsek ve öğrenebilirsek.
Kısacası, biz ne zaman Kuran'dan uzaklaştık, yolumuzu daha zaman kaybettik.
Bence manevi terapi olan Kuran'ı anlayamamak adına Arapça hep önümüze çıktı. Hiç birimizde OKU ayetini dikkate almadık.
Okumadık.
Yan gelip yattık.
Şimdide evlerimizde çocukların ayrı ayrı odalarda olduğu ve cep telefon hastalığı olan aile bireyleri oluşturduk.
Teknolojiyide yanlış anladık.
Sonuçta ne mi oldu?
Hayasız bir toplum, okumayan tembel bir birey, çalışmadan tüketen insanlar topluluğu oluşturduk.
Cep telefonlarına gelince; teknoloji harikası aslında.
Onunda içine ettik.
Telefonla yatıp, telefonla kalkan, ondan başka birşey düşünmeyen, telefona beynimizi kiraya veren nesil yetiştirdik.
Sonuçta, hiç birşeyden memnun olmayan insan topluluğu, sanal ortamda beğenilmenin haz duyulduğu kişiler olduk.
Beynini kiraya verenlerinde toplum ile olan kısacası gerçek hayat ile olan bağını kestik. Robota dönen gençlerin önüne geçemedik.
Bugünlükte bu kadar.
Kalın Sağlıcakla.
 

YORUMLAR

  • 0 Yorum