Malum gündem yoğun, bundan sonra hem Kayseri hemde ulusal gündemde öne çıkan yazılarımız ile ‘’SUN HABER’’ de olacağım.
Bu şehri seviyorum. Bu şehrin sevdalısı olarak eğriye eğri doğruya doğru diyerek çıktığımız yolda, çalışmaya ve gayret etmeye devam edeceğiz. Kayseri güzel bir şehir. İçinde güzellikler olan yerde mutlaka eksiklikler ya da yanlışlıklarda olacaktır.
Gülü seven dikenine katlanır.
Gelelim bugünkü konumuza. Kayseri’nin her şeyde maşallahı var hepimizin malumu. Sivil toplum örgütleri açısından da sayıları bir hayli fazla..
Bu fazlalık maalesef sadece isimlerinde var. İcraatları nerede ise sıfır denecek kadar az. 87 sivil toplum örgütü var. Sivil toplum örgütlerinin esas gayesi toplum duyarlılığını arttırmak, güncel konularda görüş bildirmek değil mi?
Evet.
Aynen görevleri bu. Fakat ne görevlerini yerine getiren var ne de herhangi bir konuda tepki koyan var. Bu kadar mı duyarsız bir toplum olduk. Adına LGBT denen akli melekelerini yitirmiş bir güruh kutsalımıza saldırıyor, Kabe’nin resimlerini ayaklar altına alıyor. Kayseri’de birkaç sivil toplum örgütü duyarlılığını gösteriyor. Boğaziçi üniversitesinde başlatılan olaylar terör örgütlerinin nerede ise şovuna dönüşüyor yine birkaç sivil toplum örgütü tepki koyabiliyor. Nerede diğer tabela sivil toplum örgütleri.
Bizler yazdığımız yazılarda, TV programlarında tepkimizi koyuyoruz. Ey Kayseri’de bulunan sivil toplum örgütleri neredesiniz? Herkesin gözü önünde sadece görevi okumak olan öğrencilerin terör seviciler ile bir araya gelip açıklamalarına, polisime ve kutsalıma hakaret etmelerine ne zaman dur diyeceksiniz. Cumhuriyet Meydanında basın açıklaması yapacak kadar üyeniz yoksa mail yolu ile de tepki koyabilirsiniz.
Yukarıda bahsettiğim konular için en azından bir ses çıkartabilirsiniz. Biz kavga edelim, vandallık yapalım demiyorum. Ama sivil toplum örgütleri bir kez olsun kuruluş dilekçesinde yazdıklarınızı söylemlere dönüştürsün.
Ülkemiz zor bir dönemeçten geçiyor. Bir taraftan yeni Anayasa çalışmaları, bir taraftan daha önce izlediğimiz filmlerin tekrarı sergilenmeye çalışılırken sus pus oturmak, Sivil Toplum Örgütlerine yakışmıyor. Konu devlet, millet, ezan, bayrak olunca her vatandaş gibi duramıyorum. STK’ların yerinde ben olsam böyle yapardım.
Not: İşini layıkı ile yapan STK’lar ve gönüllü kültür teşekküllerine teşekkür ediyorum.
Biz yazmaya devam edeceğiz.
Kalın Sağlıcakla.
YORUMLAR