Bir kaos oluşturmaya çalışanların söylemleri ile haftayı kapattık.
Bir taraftan Suriyelilerin ülkelerine dönmelerini hızlandırmak adına yapılan açıklamalar bir taraftanda bağnaz ve fanatizm adına yapılmış açıklamalar.
Bunların ışığında haftayı tamamladık.
Açıklamalara hemen hemen herkes dahil oldu.
Bir Milyon Suriyelinin ülkelerine geri dönüşleri için yapılan açıklamaları hiç görmeyenler içişleri bakanı üzerinden tüm AK Partilileri eleştirdiler.
Aslında eleştirmeklede kalmadılar.
Eleştiri boyutu fanatizme kadar gitti.
Sonunda Suriyeli sığınmacılar belli bir program dahilinde ülkelerine geri gidecekler ya da gönderilecekler. En azından yapılan açıklamalarda bu minvalde. Ama maalesef işin boyutu nerede ise işgale kadar gitti.
Parası kimin tarafından verildiği belli olmayan filmlerin çekilmesi vs derken işin boyutu sırf oy alabilmek için insanların üzerinde algı operasyonu çekmeye kadar gitti.
Ne kadar üzücü değil mi?
Nereye gidiyoruz?
Bir oy uğruna ne gibi açıklamalar yapıyoruz?
Amaç ülkenin bekası falan değil. Acaba gündemde nasıl kalabilirim nasıl oy devşirebilirim hesabı yapılıyor.
Kaybeden kim olacak?
Tabiki biz.
Niye ve neden diye sorgulanmadan?
Baktılar ki meydan boş, herkes ne yapabilirim derdinden çok nasıl ortalığı karıştırırım derdinde.
Dertleri ülke, millet falan değil.
Dertleri yeni kurdukları parti üzerinden nemalanmak.
Parti üzerinden siyasi rant sağlamak.
Yoksa amaçları Suriyeliler falan değil. Ruşen Çakırla Soros muhabbeti, fonlanma muhabbeti. Çekilen film muhabbeti.
Senaryosu açık açık belli çektiğiniz filmin.
Artık galasınada tüm tosun paşaları davet edersiniz.
Yerel konularada değinecektik.
Vatandaş konuşmaktan yana.
Konuş sana diyenler var.
Biz konuşuyoruz zaten. Mikrofonlarla sahadayız. Önemli olan vatandaşımızın konuşması. Sesli anketlerimiz devam ediyor. Vatandaş ne diyorsa onu yayınlıyoruz. Belediye başkanlarımız ile ilgili çalışmalarımız ve anketlerimizde tüm hızı ile devam ediyor.
Bugünlükte bu kadar.
Kalın Sağlıcakla.
YORUMLAR