BİR ŞEYLERİ YANLIŞ YAPIYORUZ...

 
Şehrimizde hemen hemen tüm yatırımları takip etmeye çalışıyorum. Güzel işler yapılı­yor. Bunu belirtmemiz gerekiyor.
İyi şeyler yapıldı Kayseri’de.
Her dönem için bunu söyleyebiliriz.
Fakat yanlış giden bir şeylerde var. mini­büsler kaldırıldı, tramvaylar geldi. Konforlu ulaşım sağlandı. Üst geçitler  yapıldı. Trafiğin akışını azaltıp rahatlıkla trafikte seyredebil­memiz için alt geçitler yapıldı. Hafif raylı siste­min ikincisi ve üçüncüsünün ihaleleri yapıldı. Çalışmalara başlanıldı.
Kentsel dönüşüme hız verildi.
Depreme dayanıklı konutlar yapılmaya başlandı.
Her şey güzel.
Unuttuğumuz bir şey vardı.
İnsanımız.
Yeterli önlemleri alamadık. Maneviyatı­mız çöktü. Kayseri de aile mahkemeleri 13 e dayandı. Evlenen şahısların yüzde otuzu TUİK e göre Kayseri de boşanma yolunu seçti. Çekirdek aile yapımızı koruyamadık.
Sigara içme yaşı 12’lere düştü.
Madde bağımlılarının sayısı gittikçe arttı.
Emniyet her üç güne bir gönderdiği bülten­lerle uyuşturucu satıcılarını tutukladı. Ellerine emeklerine sağlık. Bu işi meslek edinenler çoğaldı.
Önünü alamadık.
Fuhşiyatın ve ahlaksızlığa çare bulamadık.
Kent güzelleştikçe toplumsal olaylar arttı adeta çirkinleştik.
Alkol tüketiminde Anadolu da Konya’dan sonra sınırları zorlar hale geldik. Hırsızlık olay­larında epey bir mesafe kat ettik.
İçinizi karartmayalım ama çocuğa cinsel saldırı ve kadın cinayetlerinde de nüfusa göre bayağı üst seviyelerdeyiz.
Bunlar bu şehrin gerçekleri. Bir şeyler yanlış gidiyor değil mi?
Peki biz ne yapmalıyız?
Çekirdek aile kavramını, görgüyü, adabı muaşereti, saygı ve sevgiyi topluma tekrar kazandırmak için elimizden geleni yapmalıyız. Belediyelere düşen görev de zaten bu. Sosyal belediyecilik, fakir fukaranın aşını, işini temin etmekten ibaret olmadığını bilmemiz gibi.
Bir dokun bin ah işit misali örneklerimiz var. Kocasinan bölgesinde bir paylaşım gördüm çocukların çöpleri karıştırdığını. Bulalım inşal­lah bu çocuğumuzu. Bire bir münasebetleri­mizde artık bu şehirde ne zabıta esnafı ne de esnaf zabıtayı çocuğunun önünde dövmesin.
Ne olur biraz hoşgörü.
Şehrin akil adamları da isterseniz biraz da bunlara kafa yorsa. İmkanımız olsa da yeniden gönüllerimizde sevgi ve merhamet yerleşse.
Cemrelerde artık, gönüllerimize, vicdanları­mıza, sadakalarımıza düşse.
Ne dersiniz.
Kalın Sağlıcakla.