Emniyet Genel Müdür Yardımcısı Çalışkan: "15 Temmuz'da Türk milleti ve Cumhurbaşkanımızın duruşu dünyadaki darbelerin kaderini değiştirdi"

Emniyet Genel Müdür Yardımcısı Mustafa Çalışkan, "15 Temmuz'da Türk milleti ve Cumhurbaşkanımızın duruşu dünyadaki darbelerin kaderini değiştirdi" dedi.Erciyes Üniversitesi...

Emniyet Genel Müdür Yardımcısı Çalışkan: "15 Temmuz'da Türk milleti ve Cumhurbaşkanımızın duruşu dünyadaki darbelerin kaderini değiştirdi"

Emniyet Genel Müdür Yardımcısı Mustafa Çalışkan, "15 Temmuz'da Türk milleti ve Cumhurbaşkanımızın duruşu dünyadaki darbelerin kaderini değiştirdi" dedi.Erciyes Üniversitesi...

Emniyet Genel Müdür Yardımcısı Çalışkan: "15 Temmuz'da Türk milleti ve Cumhurbaşkanımızın duruşu dünyadaki darbelerin kaderini değiştirdi"
10 Temmuz 2024 - 14:56 - Güncelleme: 10 Temmuz 2024 - 14:56

Emniyet Genel Müdür Yardımcısı Mustafa Çalışkan, "15 Temmuz'da Türk milleti ve Cumhurbaşkanımızın duruşu dünyadaki darbelerin kaderini değiştirdi" dedi.
Erciyes Üniversitesi (ERÜ) tarafından Turizm Fakültesi Konferans Salonu'nda "15 Temmuz Darbe Girişimi ve Milletin Zaferi" konulu konferans düzenlendi. Konferansta darbe kültürünün kansere ya da bir virüse benzediğini söyleyen Emniyet Genel Müdür Yardımcısı Mustafa Çalışkan, "Maalesef bir darbe kültürümüz ve ona paralel olarak darbeler tarihimiz var. 2016'da biz isim olarak 'hain darbe girişimi' diyoruz ve ondan öncesinde de yapılan darbeler var. Bunlar bizim tarihimizde birebir yaşadığımız, ülkemizi ve bizleri etkileyen darbeler veya darbe girişimleridir. Darbeyi virüse ya da kansere benzetebilirsiniz. Bünyeye girdikten sonra çıkması çok zordur. Maalesef bizim ordumuzda da böyle bir hastalık, Osmanlı'nın son zamanlarından böyle bir virüs bizim ordumuza sirayet etmiştir. 15 Temmuz 2016'daki darbe bir konsorsiyumdur. Amerika vardır, NATO vardır, İngiltere vardır, Almanya vardır, İsrail vardır. Daha birçok devlet de bu darbeyi desteklemiştir. İç dinamikler kadar dış dinamiklerin de çok önemli olduğu darbelerde, iç dinamiklerle ilgili bütün sinir uçlarımıza dokunmuşlardır. Nedir bizim sinir uçlarımız? Mezheple ilgili sinir uçlarımız var. Laik-antilaik gibi bir takım sinir uçları var. Alevi-Sünni gibi, Türk-Kürt gibi bir takım sinir uçlarımız var. Aslında büyük sorunlarımız yok ama bu sinir uçlarımıza dokunduğunuzda iç dinamikler faaliyete geçebiliyor" dedi.

"15 Temmuz gecikseydi anahtar teslim olarak ülke teslim edilecekti"
Çalışkan, 15 Temmuz darbe girişiminin 2-3 yıl daha gecikmesi halinde ülkenin darbeciler tarafından teslim edileceğini söyleyerek, "15 Temmuz 2016'ya gelindiğinde, darbeler NATO üyeliğimizle beraber daha kontrollü ve neye hizmet edeceği önceden belirlenen kısaca 'gladyo' diye özetlenen yapıca yönetilmektedir. 2004'te başlayan yapılanma ile kurum ve kuruluşların birçok noktasına nüfus ederek, kılcal damarlarına indiler. 2016'ya gelindiğinde onlarca general, rektör, vali, emniyet müdürü, STK başkanı pozisyonlarını işgal ettiler. Neredeyse ülkeyi anahtar teslimi yapacak duruma geldiler. Anadolu'da çok konuşulan bir söz vardır; 'Olanda hayır vardır' deriz. 15 Temmuz'un hayrı neydi? Eğer 15 Temmuz 2016'da bu darbeyi yapmasalardı veya bu darbe bastırılmasaydı, ortaya çıkmasaydı ve 2-3 yıl daha sabretselerdi inanın anahtar teslim olarak ülke teslim edilecekti. Bunu bütün kurumlar üzerinden söylüyorum" ifadelerini kullandı.

"Türkiye'nin ve Cumhurbaşkanımızın duruşu dünyadaki darbelerin kaderini değiştirdi"
15 Temmuz'da Türk milletinin ve Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın duruşunun dünyadaki darbelerin kaderini değiştirdiğini söyleyen Çalışkan, sözlerine şöyle devam etti:
"15 Temmuz'dan sonra halkın gücü görüldü, dünya siyaset tarihine örnek bir mücadele olarak geçti. Türk siyasi tarihinde ilk defa darbeciler tarumar edildi. Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan ve Türk milletinin darbeye karşı başarılı duruşu dünyadaki darbelerin de kaderini değiştirdi. Bunu bu günlerde yaşıyoruz. Rusya'da darbe yapmaya kalktı birisi, cevabını aldı. Venezuela'da darbe yapıldı, Amerika destekledi ama başarısız oldu. Kolombiya'da çok yakın zamanda darbe girişimi oldu ama başaramadılar. Mali'de, Çad'da, Gine'de, Nijer'de, Kırgızistan'da 15 Temmuz'dan sonraki dönemden bahsediyorum 12 tane darbe girişimi oldu. Başarısız oldular. Burada hiç mütevazı davranmaya gerek yok; Türkiye'nin duruşu, Türk halkının duruşu, Türk devletinin duruşu ve Cumhurbaşkanı'nın duruşu dünyaya örnek oldu."
ERÜ Rektörü Prof. Dr. Fatih Altun ise konuşmasında, "Özellikle 15 Temmuz 2016 günü ordumuz başta olmak üzere devletimizin kolluk kuvvetlerine sinsice sızmış kendini bilmez bir avuç hain, azınlık olan FETÖ/PDY terör örgütü mensupları milli irademizi ve ülkemizin geleceğini hedef alan menfur bir darbe teşebbüsüne kalkışmışlardır. Yaşanılan o kara gecede kendini bilmez hainler devletimizin maalesef tüm imkanlarını kullanarak meydanlarda insanlarımıza silah doğrultarak zulüm etmişlerdir. 15 Temmuz 2016'da yaşanılan bu hain kalkışmayı unutmamaları ve unutturmamaları için yaşanılanları anlatmaya devam edeceğiz. 15 Temmuz gecesi milletimizin varlığına, istikbaline kast ederek darbe girişiminde bulunmak isteyen hainlere karşı canlarını feda eden aziz şehitlerimize Allah'tan rahmet, kahraman gazilerimize şükranlarımı sunuyorum" ifadelerini kullandı.
Programa Emniyet Genel Müdür Yardımcısı Doç. Dr. Mustafa Çalışkan, ERÜ Rektörü Prof. Dr. Fatih Altun, Kayseri İl Emniyet Müdürü Atanur Aydın, protokol üyeleri, akademisyenler ve vatandaşlar katıldı.
İHA

YORUMLAR

  • 0 Yorum